Balıkesir’in Sındırgı ilçesi, 22 Eylül Pazartesi günü saat 00.05’te meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki depremle yeniden sarsıldı. Yerin yaklaşık 7 kilometre derinliğinde gerçekleşen sarsıntı, çevre il ve ilçelerde de hissedildi. Depremin ardından uzman isimlerden art arda değerlendirmeler geldi.

Prof. Dr. Naci Görür: "Depremler Dikkat Çekici Hale Geldi"

Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Sındırgı çevresinde son dönemde artan sismik hareketliliğe dikkat çekti.

Başlangıçta bu depremlerin olağan olduğunu belirten Görür, sayıların artmasıyla birlikte bölgenin daha yakından incelenmesi gerektiğini belirtti.

Görür açıklamasında, “Sındırgı çevresinde depremler oluyor. Başlangıçta normaldi ama aşırı sayıda olunca dikkat çektiler. Depremlerin çoğu Gediz Grabeni’nin kuzey horstu üzerinde. Burası çok sayıda KD-GB (kuzeydoğu-güneybatı) grabenlerle kesilmiş durumda ve bu yapılar da deprem üretebilir. Deprem analizinde fayların ve düzlemlerinin belirtilmesi büyük önem taşıyor” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan: "Bölgedeki Gerginlik Halen Boşalmadı"

Jeofizik uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan da depreme ilişkin değerlendirmesinde, bunun 2023 yılında Sındırgı’da meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki depremin artçısı olduğunu belirtti.

Şanlıurfa’da Siyasi Hareketlilik! Genel Başkan Kente Geliyor
Şanlıurfa’da Siyasi Hareketlilik! Genel Başkan Kente Geliyor
İçeriği Görüntüle

Ercan, bölgede halen ciddi bir gerilim birikiminin olduğuna işaret etti.

“Bugün saat 00:05’te meydana gelen M5,0 büyüklüğündeki artçı deprem, yerin 7 km derinliğinde Sinandede mevkiinde gerçekleşti. 6.1’lik ana şoktan sonra bölgede M5.1’e kadar çıkan artçı sarsıntılar yaşanmıştı. Görünen o ki, bu gerilim henüz tamamen boşalmış değil. Bu durum, Simav depremlerinde olduğu gibi uzun süreli artçı sarsıntıların yaşanabileceğine işaret ediyor” diyen Ercan, 6.1’i aşan bir deprem beklemediğini de sözlerine ekledi.

"Sındırgı Hâlâ Çadırlarda Yaşıyor, Bu Türkiye’nin Ayıbıdır"

Deprem sonrası yaptığı saha incelemelerine değinen Prof. Dr. Ercan, bölgedeki yaşam koşullarına da dikkat çekti. "Ne yazık ki Sındırgı’da halkın hâlâ çadırlarda yaşadığını gördüm. Ağır hasarlı 600 yapının yıkım kararı alındı. Yaklaşık 980 konut oturulamayacak durumda. Bu Türkiye’nin ayıbıdır” dedi. En büyük yıkımın ise eski bir göl yatağı üzerine kurulu olan Sındırgı’nın girişindeki ana yol ve çarşı bölgesinde yaşandığını belirtti.